Maaş Haczi Müzekkeresine Cevap Vermede İşverenin Sorumluluğu

Maaş Haczi Müzekkeresi Nedir? 

Maaş haczi müzekkeresi, alacaklının talebi üzerine ve alacağını tahsil etmek için, icra dairesi tarafından işveren Şirkete yazılan yazıdır. Alacaklı, maaş haczi müzekkeresi ile alacağını çalışanın maaşından her ay belli bir miktar kesinti yaparak tahsil etmektedir.  

Maaş Haczi Müzekkeresinde İşverenin Sorumluluğu 

Maaş haczi müzekkeresinin işveren Şirkete tebliğ edilmesinin ardından 7 günlük süre içerisinde cevap verilmesi zorunludur. Aksi halde, aşağıda daha detaylı açıklanacağı üzere işverenin bundan doğan hukuki ve cezai sorumluluğu gündeme gelecektir.  

Maaş Haczinde Kesinti Yapılacak Oran 

4857 sayılı İş Kanunu’nun 35. Maddesine göre işçinin maaşının dörtte birinden fazlası haczedilemeyecektir. Buna göre, maaş haczi müzekkeresi neticesinde işveren tarafından yapılacak en fazla kesintinin oranı işçinin maaşının ¼’ü dür. 

 

Maaş Haczi Müzakeresine Cevap
Maaş Haczi Müzakeresine Cevap

Maaş Haczi Müzekkeresine Cevap 

İşveren maaş haczi müzekkeresine gerçeğe uygun şekilde cevap vermek zorundadır. 

Maaş haczi müzekkeresinin tebliğ edildiği tarih itibariyle, artık işçi o işyerinde çalışmıyorsa, yani işten ayrılmışsa, maaş haczi müzekkeresine cevaben; işçinin işten ayrıldığını bu nedenle maaşından kesinti yapılamayacağı şeklinde bilgilendirme yapılarak cevaba SGK İşten Çıkış Bildirgesi’nin eklenmesinde fayda görülmektedir.  

Maaş haczi müzekkeresinin tebliğ edildiği tarih itibariyle, işçi o işyerinde çalışmaya devam ediyorsa, maaş haczi müzekkeresine cevaben; çalışanın iş yerinde çalıştığını, almakta olduğu maaş tutarı ve gerekli kesintinin yapılacağını, başkaca maaş hacizlerinin de olması halinde; çalışanın maaşından gerekli kesintilerin yapılması için sıraya alındığının bilgisini vermesi gerekmektedir.  

Maaş Haczi Müzekkeresine Süresi İçerisinde Cevap Vermeyen İşverenin Hukuki Sorumluluğu 

Maaş haczi müzekkeresinin işverene tebliğ edilmesinden itibaren 7 gün süre içerisinde işverenin bu maaş haczine cevap vermesi gerekmektedir. Aksi halde, süresinde cevap vermediği için, işveren Şirket, alacaklı talebi üzerine, icra dosyasına borçlu sıfatı ile eklenecek ve işveren bu borçtan, müzekkereye cevap vermediği tarih itibariyle sorumlu olacaktır. Alacaklı artık borç tutarını işverenden talep edebilecektir. Şirketin süresinde maaş haczine cevap vermemesinden dolayı icra dosyalarına borçlu sıfatıyla ekletilmiş durumda ve alacaklının talebiyle her an haciz işlemlerin gerçekleşme riski bulunmaktadır. 

Ancak her hâlükârda Şirket icra dosyasına, borçlu olarak eklenmesi nedeniyle ödemiş olduğu tutarlar için işçiye rücu davası açabilecektir.  

Belirtmek gerekir ki Şirketin icra dosyasından sorumlu olacağı tutarın, maaş haczine cevap vermediği tarihten itibaren belirlenmesi gerektiği görüşündeyiz.  

İşverenin icra dosyasına borçlu sıfatıyla eklenmesi sonucunda icra dosyasına yapmış olduğu ödemelerin işçiye rücu edilmesi isteniyorsa buna dair işveren ve işçi arasında bir protokol imzalanması uygun olacaktır.

 

Maaş Haczi Müzekkeresine Süresi İçerisinde Cevap Vermeyen İşverenin Cezai Sorumluluğu 

Ek olarak kanunda yer alan ve maaş haczi müzekkeresine cevap vermemenin ağır yaptırımlarından biri de süresinde cevap vermeyen işverenin Cumhuriyet Savcılığınca soruşturmaya tabi tutulabilmesidir. 

Maaş Haczi Müzekkeresi Olan İşçinin İş Sözleşmesi Feshedilir Mi? 

Birden fazla borcu olup bu kapsamda işverene gönderilen birden çok maaş haczi müzekkeresi olması durumunda, işveren tarafından iş sözleşmesinin feshedilip edilmeyeceği Yargıtay kararlarına konu olmuştur. 

Yargıtay’ı yerleşik içtihatlarına göre İş Kanunu’nun 25. Maddesinde işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı düzenlenmiş olup çalışanın borcu olması ve işverene bir veya birden çok maaş haczi müzekkeresi gönderilmesi kanunda belirtilen haklı fesih sebepleri arasında yer almamaktadır. Bu nedenle işçinin iş sözleşmesi haklı nedenle feshedilemeyecektir.  

Ancak somut olaya göre geçerli fesih sebepleri değerlendirildiğinde Yargıtay’ın iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedilebileceğine dair kararları da bulunmaktadır. Bu konuda iş hukuku avukatlarımızdan destek alabilirsiniz.

İlgili Mevzuat Hükümleri 

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda yer alan ilgili mevzuat hükümleri şu şekildedir: 

“Maaş ve ücretlerin kesilmesinde usul:  

Madde 355 – Devlet işlerinde veya hususi müesseselerde bulunan borçlu memur veya müstahdemlerin maaş ve ücretlerinden kesilmesi için icra dairelerinden yapılacak tebligatın kanuni muhatapları haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücreti miktarını nihayet bir hafta içinde bildirmeğe ve borç bitinceye kadar icra dairesinin tebligatı mucibince haczolunan miktarı tevkif edip hemen daireye göndermeğe mecburdurlar.  

Memurun maaş, ücret veya memuriyetinde yahut başka bir şubeden maaş almağı mucip olacak surette vukubulacak tebeddülleri ve hizmetine nihayet verildiği takdirde bu keyfiyeti de malmemuru veya daire amiri yahut hususi müesseselerin kanuni muhatapları derhal icra dairesine bildirmeğe ve ikinci halde haciz muamelesinden o şube veya amirini haberdar etmeğe mecburdur.  

Yukarıdaki maddeye riayet etmeyenler hakkında hükümler:  

Madde 356 – Yukardaki madde hükümlerine riayet etmemiş olanların kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri para ayrıca mahkemeden hüküm alınmasına hacet kalmaksızın icra dairesince maaşlarından veya sair mallarından alınır. 

Bunların borçluya kanun hükümleri dairesinde rücu hakkı vardır.  

Yukarki madde hükümlerine riayet etmiyen her hangi bir memur veya amir hakkında istenecek malümatın icra dairesine hemen verilmesi bunların mensup olduğu dairenin vazifesidir.  

Cumhuriyet savcılığınca takip:  

Madde 357 – İcra dairesince kanuna göre yapılan tebliğ ve emirleri derhal yapmağa ve neticesini geciktirmeksizin icra dairesine bildirmeğe alakadarlar mecburdur. Makbul sebep haricinde tebliğ ve emirleri yapmıyanlar hakkında ait olduğu dairece tahkikatı evveliyeye hacet kalmaksızın Cumhuriyet Savcılığınca doğrudan doğruya takibat yapılır.” 

4857 sayılı İş Kanunu’nun 35. Maddesine şu şekildedir: 

“Ücretin saklı kısmı: 

Madde 35 – İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.” 

Diğer Yazılar

boşanma davası süreci

Boşanma Davası

Boşanma, evlilik birliğinin hukuken sona erdirilmesi anlamına gelmektedir. Günümüzde ülkemizde giderek daha sık rastlanan bu durum, yalnızca Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma sebeplerinin bir veya

nafaka

Nafaka Nedir ve Nasıl Belirlenir?

Boşanma süreci, taraflar için hem duygusal hem de hukuki açıdan karmaşık bir deneyim olabilir. Bu süreçte öne çıkan konulardan biri de nafakanın belirlenmesidir. Nafaka, boşanma

boşanmada mal paylaşımı

Boşanmada Mal Paylaşımı

Boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliğinin sonlandırılmasının ardından, evlilik süresince edinilmiş olan malların eşit şekilde paylaşılmasını esas alır. Bu süreç, boşanma davasıyla birlikte başlatılamaz; ayrı bir

boşanma süreci

Boşanma Süreci Nasıl İşler?

Boşanma, evlilik birliğinin yasal olarak sona erdirilmesi sürecidir. Bu süreç, çiftlerin karşılıklı anlaşma veya bir tarafın talebi üzerine başlatılabilir. Boşanma süreci şu adımlarla ilerler: 1.

Soru Sor

Son Blog Yazıları

boşanma davası süreci

Boşanma Davası

Boşanma, evlilik birliğinin hukuken sona erdirilmesi anlamına gelmektedir. Günümüzde ülkemizde giderek daha sık rastlanan bu durum, yalnızca Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma sebeplerinin bir veya

nafaka

Nafaka Nedir ve Nasıl Belirlenir?

Boşanma süreci, taraflar için hem duygusal hem de hukuki açıdan karmaşık bir deneyim olabilir. Bu süreçte öne çıkan konulardan biri de nafakanın belirlenmesidir. Nafaka, boşanma

boşanmada mal paylaşımı

Boşanmada Mal Paylaşımı

Boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliğinin sonlandırılmasının ardından, evlilik süresince edinilmiş olan malların eşit şekilde paylaşılmasını esas alır. Bu süreç, boşanma davasıyla birlikte başlatılamaz; ayrı bir