Reddi Miras

reddi miras

Miras, bir kişinin ölümü sonrasında geride bıraktığı malvarlığının yasal olarak paylaşılması anlamına gelir. Ancak, mirasın kabul edilmemesi durumunda reddi miras davası gündeme gelebilir. Türkiye’de, mirasçılar mirası reddetme hakkına sahiptir ve bu durumda hukuki bir süreç başlar.

Miras reddi süresi nedir? Reddi miras davası görevli mahkeme?  Hangi durumda reddi miras yapılabilir? Bu makalede, reddi miras davasıyla ilgili sorularınızın cevaplarını ve hukuki süreci ele alacağız.

1. Reddi Mirasın Hukuki Temelleri

Miras bırakanın vefatıyla birlikte, yasal veya atanmış mirasçılar tarafından mirasın devralınması söz konusu olacaktır. Bu durumda, mirasçılar, miras bırakanın alacak ve borçlarını da devralacaklardır. Mirasçılar artık sadece kendi mal varlıklarıyla değil, aynı zamanda miras bırakanın terekesinin borçlarıyla da sorumlu hale gelirler. Ancak, miras bırakanın terekesinin borçlarla yükümlü olması durumunda, mirasçıların bu borçlardan sorumlu olmamak için kullanılabilecek bir mekanizma vardır, bu da “reddi miras” olarak adlandırılır. Reddi miras hakkı, sadece yasal ve atanmış mirasçılara aittir ve tabii ki mirasın devralınmasından sonra kullanılabilir. Yani miras, miras bırakanın ölümüyle birlikte otomatik olarak mirasçılara geçtiği için reddi miras işlemi ancak bu noktadan sonra gerçekleştirilebilir. Bu nedenle, miras bırakanın hayatta iken miras reddedilemez.

2. Reddi Miras Sebepleri

Mirasçılar, çeşitli sebeplerle mirası reddedebilirler. Bu sebepler arasında borç yükü, maddi sıkıntılar, ahlaki nedenler veya mirası kabul etmenin getireceği diğer olumsuz sonuçlar bulunabilir.

3. Reddi Miras Davası

3.1. Mirasın Gerçek Reddi Davası

Mirasın gerçek reddi işlemi, yasal ve atanmış mirasçıların belirlenmiş süre içinde mirası reddetmeleri amacıyla yapılır. Bu reddi beyan etmek için, mirasçılar veya onlar adına yetkili olan kişiler (örneğin, 18 yaşından küçük çocuklar için velayet hakkına sahip olan anne veya baba), usulüne uygun bir şekilde yetkili Sulh Hukuk Mahkemesi’nde mirasın gerçek reddi davası açabilirler.

Mirasın gerçek reddi durumunda, mirasçılar herhangi bir gerekçe göstermeksizin mirası reddedebilirler. Bu süreç, üç aylık bir zaman dilimini kapsar ve hasımsız bir şekilde başlatılabilir. Bu süre zarfında, mirasın gerçek reddi sağlanabilir ve herhangi bir neden belirtmeye gerek duyulmaz.

Unutulmaması gereken önemli bir nokta da, mirasın gerçek reddi durumunda murisin borçları gibi detayların öne çıkarılmasına ihtiyaç duyulmaz. Dolayısıyla, bu süreçte, gerekçe belirtmeksizin mirasın reddi kolaylıkla gerçekleştirilebilir.

3.2. Mirasın Hükmen Reddi Davası

Eğer bir mirasın gerçek reddi sağlanamamışsa ve üç aylık süre sona ermişse, mirasın gerçek reddi seçeneği artık kullanılamaz. Bu durumda, mirasın hükmen reddi yoluna başvurulmalıdır. Eğer mirasçı, miras bırakanın ölüm anında ödemeden aciz durumda olduğunu açıkça ifade etmiş veya resmi bir şekilde belirlenmişse, mirası hükmen reddetmiş sayılır. Ancak, mirasın hükmen reddi, mirasçıların ölüm olayından sonra terekeyi açıkça veya örtülü bir şekilde kabul etmiş olmaları durumunda mümkün olmayacaktır.

Mirasın hükmen reddi davası, belirli bir süreye tabi olmamakla birlikte, mirasın gerçek reddi davası gibi hasımsız bir şekilde açılmaz. Bu davada, terekenin borçları, tereke alacaklılarının kimlikleri gibi terekenin pasifleri hakkında açıklamalar yapılır ve dava alacaklılara yönlendirilir. Böylece, alacaklılar dosyaya ve talebe ilişkin beyanda bulunabilir ve gerekirse, talebin aksini kanıtlayan delilleri sunabilirler.

Mirasın hükmen reddi davasında, terekenin tüm varlık ve borçları belirlenir, bu da terekenin tespiti talebini içerir. Terekenin tüm aktif ve pasifleri belirlendikten sonra, karar bu bilgilere göre verilir.

4. Reddi Miras Davası Süreci

Reddi miras davası, mirasçının mahkemeye başvurmasıyla başlar. Davacı, mirası reddetmek istediğini ve bu kararını mahkemeye bildirir. Mahkeme, reddin hukuki geçerliliğini değerlendirir ve gerekli incelemeleri yapar. Reddi miras davasında, mahkeme genellikle mirası reddetme sebebini ve durumu değerlendirir.

5. Mirasın Paylaşımı

Reddi miras davası sonucunda, mahkeme mirası reddeden kişinin diğer mirasçılara düşen payı belirler. Reddi miras eden kişinin hissesi, diğer mirasçılar arasında adil bir şekilde paylaşılır.

6. Mirasın Reddi Nasıl Yapılır?

Mirasçı, miras bırakanın en son yaşadığı yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesine yazılı veya sözlü olarak başvurarak, mirası reddetme hakkına sahiptir (TMK. m. 609). Bu ret beyanı, mirası tamamen ve koşulsuz bir şekilde reddetmelidir; kısmi reddetme mümkün değildir. Aksi takdirde, mirasçı mirası kabul etmiş olur.

Mirasın reddedilmesi, yanılma, aldatma veya korkutma sonucunda gerçekleşmemişse, ret beyanı Sulh Hakimince tescil edildikten sonra tek taraflı olarak geri alınamaz. Ancak, mirasçının yanıltılması, aldatılması veya hile ile ret beyanında bulunması durumunda, yapılan ret işlemi için iptal talebinde bulunabilir.

7. Reddi Miras Süresi Ne Kadardır?

Miras reddi işlemleri, miras bırakanın vefatının öğrenildiği ya da mirasçının mirasçılık sıfatını öğrendiği tarihten itibaren 3 ay içinde gerçekleştirilmelidir. Bu süre, yasal mirasçılar için ölüm haberi alındığı an başlar; ancak mirasçılık sıfatı sonradan öğrenildiyse, bu durumda ilgili tarih esas alınır.

Atanmış mirasçılar için, sulh hukuk mahkemesi vasiyetname açıldıktan sonra mirasçılıklarını tebliğ ettiği andan itibaren mirası reddetme süresi başlar. Miras sözleşmesiyle atanan mirasçılarda da süre, tebliğ anından itibaren başlar. Eğer tereke defterine geçirme işlemi koruma önlemi olarak uygulanıyorsa, sulh hukuk hakimi tarafından mirasçılara bildirildiği andan itibaren bu işlem başlamış olur.

Mirası reddetme süresini geçirmiş olan yasal veya atanmış mirasçı, haklı bir sebep varsa sulh hakiminden sürenin uzatılmasını veya yeni bir süre talep edebilir. Miras reddi beyanı, miras bırakanın son yerleşim yerindeki Sulh Hukuk Mahkemesi’ne yapılır ve daha sonra bu beyan, mahkeme tarafından özel kütüğe tescil edilir.

8. Miras bırakan Hayattayken Reddi Miras Yapılabilir mi?

Miras bırakanın yaşarken mirastan feragat etme hakkı bulunmamakla birlikte, bu hak ancak miras bırakanın vefat etmesi durumunda devreye girebilir. Ancak, bazı durumlarda mirasçılar, miras hakkından vazgeçmek istedikleri durumlar olabilir. Bu durumda, miras bırakanın hayatta olduğu dönemde, mirastan feragat etme niyetini belirten bir sözleşme yapılabilir. Mirastan feragat sözleşmesi, hukuki bir düzenlemeyle belirlenmiş bir süreç içerir.

9. Reddi Mirasın Sonuçları

Mirasın reddedilmesinin sonuçları oldukça önemlidir ve bu reddin çeşitli durumları incelenmelidir.

9.1. Mirasçıların Tamamının Mirası Reddetmesi Durumunda:

Eğer en yakın yasal mirasçılar, mirası reddederse, tereke malları iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Artan malvarlıkları varsa, bu değerler, mirası reddetmemiş gibi kabul edilen hak sahiplerine miras payları oranında dağıtılır.

9.2. Mirasçılardan Biri veya Bir Kısmının Mirası Reddetmesi Durumunda:

Eğer yasal mirasçılardan biri mirası reddederse, reddeden mirasçının payı, ölenin ölüm anındaki durumu gibi değerlendirilir ve ilgili miras hukuku hükümlerine göre hak sahiplerine geçer. Atanmış mirasçılar reddederse, murisin ataması doğrultusunda payları, en yakın yasal mirasçılara kalır.

Örneğin, evli olmayan birisinin üç çocuğuna atanmış mirasçı olarak belirlendiği durumda, atanmış mirasçı reddederse, payı murisin üç çocuğu arasında eşit olarak dağıtılır.

9.3. Sonraki Mirasçılar Lehine Mirasın Reddedilmesi:

Mirası reddeden mirasçılar, mirası kabul edip etmeyeceklerini bildirmek üzere sonraki mirasçılara sorabilirler. Bu durumda, sonraki mirasçılara hakim tarafından bildirim yapılır. Eğer bir ay içinde mirası kabul etmezlerse, onlar da mirası reddetmiş sayılır ve miras iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler önceki mirasçılara verilir.

9.4. Mirasın Sağ Kalan Eşe Geçmesi:

Mirisin altsoyunun tamamı mirası reddederse, miras payları sağ kalan eşe geçer. Sağ kalan eş reddederse, miras payları diğer mirasçılara geçer.

9.5. Alacaklıların Korunması

Mirasçılar tarafından mirasın reddedilmesinde dürüstlük kuralına aykırılık söz konusu olabilir. Bu durumda, alacaklıların hak kayıplarını önlemek amacıyla çeşitli düzenlemeler bulunmaktadır.

9.5.1 Mirasçının Alacaklılarının Korunması

Mirasın gerçek reddi veya hükmen reddi durumunda, alacaklılar mirası reddin iptali davası açabilir. Ayrıca, borcunu karşılayamayan mirasçının alacaklıları, mirası reddetmesi durumunda reddin iptali davası açabilir.

9.5.2. Miras bırakanın Alacaklılarının Korunması

Miras reddeden mirasçılar, miras bırakanın ödemeden aciz içinde olması durumunda, önceki beş yıl içinde aldıkları miktar kadar sorumlu olabilirler. Bu durumda, alacaklılar mirası reddin iptali davası açabilir.

Bu düzenlemeler, mirasçıların ve miras bırakanın alacaklılarını koruma amacını taşımaktadır.

10. Reddi Mirasın İptali Davası

Mirasın reddinin iptali davası, miras bırakanın veya mirasçının alacaklıları tarafından, hatta mirası reddeden mirasçı tarafından dahi açılabilir. Bu durum, alacaklılar için Türk Medeni Kanunu’nun 610. ve 617. maddeleri uyarınca, mirası reddeden mirasçılar için ise irade sakatlığı halleri nedeniyle meydana gelebilir.

11. Mirastan Red Altsoyu Etkiler Mi?

Mirasın reddedilmesi durumunda, tüm mirasçıların reddetmesi halinde miras, iflas hükümlerine göre tasfiye edilecek ve miras ret hakkı altsoya geçmeyecektir.

12. Mirasın Gerçek Reddinde Bulunan Mirasçının Reşit Olmayan Altsoyunun Durumu

Mirasın gerçek reddi durumunda, hukuk sistemimizde reşit olmayan kişilerin, yani 18 yaşını doldurmamış olan çocukların hukuki temsilcileri genellikle ebeveynleridir. Ancak Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 426/2’ye göre, bir işlemde çocuğun veya kısıtlının yasal temsilcisi ile menfaati çatışıyorsa, vesayet makamı ilgili kişi için bir temsilci atamalıdır. Mahkeme ile çocuklar için bir kayyım atanarak, kayyım aracılığıyla mirasın gerçek reddi konusunda beyan almalıdır.

Bu bağlamda, mirasçı önce Sulh Hukuk Mahkemesine başvurarak mirasın gerçek reddini tespit ettikten sonra, yasal temsilcisi olarak alt soyu adına tekrar başvuruda bulunur. Mahkeme, çocuğa bir kayyım atanması için dava açılması için bir süre verir. Kayyımın atanması için dilekçede yasal temsilci tarafından öneri sunulabilir, ancak bu kişi çocuk ile menfaat çatışması olmayan biri olmalıdır. Öneri yapılmazsa, mahkeme kayyımı resen atar.

Atanan kayyım, reddedilen mirasın borca batık olması durumunda, çocuğun gelecekte haciz tehdidi ile karşılaşmaması için mirasın çocuk adına da reddedildiğini tespit ve tescil etmek üzere talepte bulunabilir. Bu şekilde, mirasın gerçek reddi çocuğun altsoyu için de tespit edilmiş olur.

13. Sonuç

Türkiye’de reddi miras davası, mirasçıların mirası reddetme hakkını kullanabilmelerine olanak tanıyan bir hukuki süreçtir. Bu süreçte, mahkeme mirası reddin hukuki dayanağını değerlendirir ve mirası reddeden kişinin hissesini belirler. Her durumda, mirasçıların bu hakkı kullanabilmeleri için belirli süreler içinde hareket etmeleri önemlidir.

Diğer Yazılar

boşanma davası süreci

Boşanma Davası

Boşanma, evlilik birliğinin hukuken sona erdirilmesi anlamına gelmektedir. Günümüzde ülkemizde giderek daha sık rastlanan bu durum, yalnızca Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma sebeplerinin bir veya

nafaka

Nafaka Nedir ve Nasıl Belirlenir?

Boşanma süreci, taraflar için hem duygusal hem de hukuki açıdan karmaşık bir deneyim olabilir. Bu süreçte öne çıkan konulardan biri de nafakanın belirlenmesidir. Nafaka, boşanma

boşanmada mal paylaşımı

Boşanmada Mal Paylaşımı

Boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliğinin sonlandırılmasının ardından, evlilik süresince edinilmiş olan malların eşit şekilde paylaşılmasını esas alır. Bu süreç, boşanma davasıyla birlikte başlatılamaz; ayrı bir

boşanma süreci

Boşanma Süreci Nasıl İşler?

Boşanma, evlilik birliğinin yasal olarak sona erdirilmesi sürecidir. Bu süreç, çiftlerin karşılıklı anlaşma veya bir tarafın talebi üzerine başlatılabilir. Boşanma süreci şu adımlarla ilerler: 1.

Soru Sor

Son Blog Yazıları

boşanma davası süreci

Boşanma Davası

Boşanma, evlilik birliğinin hukuken sona erdirilmesi anlamına gelmektedir. Günümüzde ülkemizde giderek daha sık rastlanan bu durum, yalnızca Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma sebeplerinin bir veya

nafaka

Nafaka Nedir ve Nasıl Belirlenir?

Boşanma süreci, taraflar için hem duygusal hem de hukuki açıdan karmaşık bir deneyim olabilir. Bu süreçte öne çıkan konulardan biri de nafakanın belirlenmesidir. Nafaka, boşanma

boşanmada mal paylaşımı

Boşanmada Mal Paylaşımı

Boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliğinin sonlandırılmasının ardından, evlilik süresince edinilmiş olan malların eşit şekilde paylaşılmasını esas alır. Bu süreç, boşanma davasıyla birlikte başlatılamaz; ayrı bir